EXO-K High Cut Vol.73 Röportajı

EXO-K High Cut Vol.73 Röportajı

   Takımlarının adı EXO ve toplamda 12 üyeler. 6 üyeden oluşan EXO-K, Kore’de promosyon yaparken diğer 6 üye EXO-M (Mandarin) olarak Çin’de promosyon yapıyor. Daha çıkış yapmamış olmalarına rağmen, geçen yılın sonlarında YouTube aracılığıyla yayınlanan teaserları on milyon izleyici sayısını aşmayı başardı. EXO ismini Güneş sistemi dışındaki bir gezegen olan exoplanet’ten alıyor. Bu isim aynı zamanda bilinmeyen bir gezegenden gelen yıldızlar anlamını taşıyor. Biz de EXO-K’in 6 üyesiyle buluşmaya karar verdik; Lider Suho (22), Baekhyun(21), Chanyeol(21), D.O(20), Kai(19) ve Sehun(19). Bu onların ilk röportajları bu yüzden acemiliklerini ve gerginliklerini görebilirsiniz. Ama başka bir açıdan EXO ile ilk buluşmamız olduğunu işaretleyen, onların masum hislerini ve birçok hayale sahip olduklarını göreceksiniz.

   2009’da f(x) çıkışını yaptıktan sonra, SM piyasaya yeni bir grup çıkarmayalı 2 yıl geçti. Çevrenizdekilerin beklentileri yüksek olduğu gibi üzerinizdeki baskı da yüksek olmalı. Önüzmüzdeki çıkışınız için planlarınız nedir?

Suho: Şimdilik; Kore, Asya ve dünya genelinde tanınabilmemiz için müzik ve performanslarda sıkı çalışacağız.

   
   SM’de çıkışa hazırlanırken aynı zamanda tatmin edici ve neşelendirici anılarınız olmuştur.

Kai: Bir sloganımız var. Aldığımız eğitim her ne kadar normal sanatçıların fanlarından çok şey kazanmasını sağlasa da biz oturmak yerine çevremizdekilere iyilik yaparak karşılık vermeyi düşündük. Bu yüzden hepimiz hayır işi yapmaya karar verdik.  Neşeli anlarımızdan birinin çocuklar için temizlik yaptığımız ve engelli olan çocuklarla oyun oynadığımız yerler ya da RYC(Genç Kızıl Haç) gibi yerlerde geçtiğini düşünüyorum. Çıkışımızı yapmış olsak bile, zamanımız olduğunda düzenli olarak hayır işi yapmayı planlıyoruz.

   
   Hepinizin bir yurtta yaşadığını duyduk. Kaç tane odanız var ve nasıl bölünüyorsunuz?

Chanyeol: Her iki üye bir odayı paylaşıyor ve ben odamı Baekhyun ile paylaşıyorum. Diğerleri de şu şekilde; Sehun ve Suho bir odayı paylaşırken, Kai ve D.O bir odayı paylaşıyor.

   
   Birbirinizin uyuma alışkanlıklarını biliyor olmalısınız, birisinin burnunda garip sesler çıkarması gibi.

Baekhyun: Chanyeol’ün nefes alışları çok sesli. Yatağa gitmeden önce her zaman burnunu çeker. Çok sesli olduğu için uyuyamıyorum.

Chanyeol: (Öç almak amacıyla)  Baekhyun uyurken köpek yavrusu gibi yaklaşık 40 defa mırıldanır.

    Diğer odalar da bu şekilde problemli mi?

(Diğer üyeler ellerini havada sallıyor) Hayır, hepimiz mutlu bir şekilde uyuyoruz.

Baekhyun: (Chanyeol’e bakarak) Belki de bunu söylememeliydik.

Chanyeol: Ama birbirimizi seviyoruz. (güler)

   Yemek ve çamaşır işini nasıl hallediyorsunuz?

Sehun: Genelde herkes kendi işini hallediyor. Çamaşırı kimin halledeceği haftalık görev dönmesiyle belirleniyor. Herkes yerken kullandığı tabak-kaşığı temizliyor. Çorap gibi iç çamaşır tarzı şeylerini kendin yıkamalısın. Ama çoğu zaman ‘Bok Bul Bok’, taş kağıt makas ya da ‘1 Night 2 Days’ programındaki fiskeyle şişe kapağını çizgiye yaklaştırma gibi oyunları oynuyoruz.

   Hanginiz oyunlarda en iyisiniz?

(Hep birlikte) Kai en iyisi. Alkkagi’deki duruşu keskin nişancı gibi. (kendi taşına fiske atarak rakibinin taşını vurmaya çalışmalı bir oyun arkadaşlar) O oyunların ustası olarak kabul edilir.

   Hangi üye yurttaki ev işlerinde en iyisi?

(Tereddütsüz herkes) D.O

Sehun: Eğer D.O’nun şifonyerine bakarsanız, bütün tişörtler temiz bir şekilde çekmecededir ve beyaz tişörtler, v-yakalılar gibi ayrı ayrı düzenlenmiştir. O organize eden bir tip. Fakat diğer üyelerin dağınık olduğunu kastetmiyorum sadece D.O en düzenlimiz.

   SM’e girdiğinizde, “Bu kıdemli kişiyle yakın olmak istiyorum.” gibi bir düşünceniz olmuştur.

Chanyeol: Genç yaşlardayken sanatçılar ya da idoller hakkında gerçekten bir şey bilmezdim ve il karşılaştığım erkek grubu TVXQ oldu. Özellikle TVXQ’dan U-Know Yunho büyüğüm. Sadece lider özellikleriyle değil aynı zamanda karizmatik yanına da hayran kalıyorum.

Suho: Kıdemli Yunho imaj olsun, müzikal açıdan olsun hatta koreografi bilgisi hakkında dahi bana birçok tavsiye verirken Super Junior’dan Leeteuk büyüğüm belli konumdakilere saygı ve takım çalışmasında bir liderin sorumlulukları hakkında birçok tavsiyede bulundu.

   İlk ne zaman şarkıcı olmak istediniz? SM seçmelerini geçmek kolay olmamalı.

D.O: Genç yaşlardan itibaren şarkı söylemeyi seviyorum. SM’e girmeden önce bir müzik akademisine bile gitmiştim. 2010’da SM seçmelerine başvurdum ve o zaman lisede 2. senemdi. Ailem hayallerime karşı çıkmadı. Hatta verimli bir şekilde çalışırsam emeklerimin meyvesi olarak çevremdekilerden iyi yaptığıma dair yorumlar alabileceğimi söyleyerek beni cesaretlendirdiler.

Chanyeol: İlkokuldan beri enstrüman kullanmayı seviyorum. Ortaokuldayken bir müzik grubundaydım ve performansları bitirdiğimizde izleyicilerden gelen alkış göğsümün patlayacak gibi hissetmesine neden oluyordu. O zamandan beri hayalim olan şarkıcılık için adımlar atmaya başladım.  O zamanlar lisede ilk senemdi ve 2008’de SM seçmelerine katılmaya hak kazandım.

Sehun: Karşılaştığım şanslı eseri fırsat sayesinde keşfedilmiştim. Okuldan yeni çıkmıştım ve SM’in seçmen ekibinden biri bana seçmelere katılmak isteyip istemediğimi sordu. O zamanlar çok küçüktüm bu yüzden anneme söyledim ve o da SM personellerinden bir üye ile doğrudan konuştu. 6. sınıftaydım.  2 sene boyunca seçmelere başvurdum. Ortaokul 2. sınıfta seçmelere katılmaya hak kazandım. Dürüst olmak gerekirse o zamanlar ünlüler hakkında bir şey bildiğim yoktu. Ama nasıl şarkı söyleyip dans edeceğimi öğrendiğim SM’de şarkıcı olmak için hırslandım.

Baekhyun: 4. Sınıftan beri şarkıcı olmayı istiyordum, ünlü birisi olacağımı arkadaşlarıma bile söylerdim. Seçmelere başvurmaya başladım fakat diğer şirketlerde seçmelere katılma hakkını kazanamadım. Liseye geçtiğimde, konservatuvara girmek için sınavlara hazırlanıyordum. Ama işin garibi fırsat benim ayağıma kadar geldi. Giriş sınavımın olduğu gündü. Okulun önünde sanki bir müzisyen edasında müzik notalarını taşıyordum. Vokalimi dinlendirmeye çalıştığım sırada birisi beni arkamdan dürttü. Buna bin yılda bir gelebilecek bir fırsat mı demeliyim bilmiyorum ama kader bir şekilde SM’de keşfedilmiş olmamı sağladı.

Kai: 3. sınıftan beri caz dansı ve bale öğreniyordum. Dans etmeyi seviyordum bu yüzden o dansı, bu dansı, 
her dansı öğrenmek istiyordum. Bir gün, Shinwa büyüklerimi televizyonda dans ederken gördüm ve babama “Bu dansın türü ne?” diye sordum. Babam “Bu dans, şarkıcıların dansı.” diyerek bana cevap verdi. Ona “Bu dansı öğrenmek istiyorum.” dedim. Babam yapmak istediğim herhangi bir şey olduğunda beni teşvik ederdi bu yüzden o andan itibaren 2 yıl boyunca seçmeler için hazırlandım ve geçtim. 6. sınıftayken şirket benim çok genç olduğumu düşünüyordu bu yüzden bana “Hala şarkıcı olmak istersen 2 sene sonra tekrar gel.” dediler. Bundan dolayı ortaokulun 2. senesinde SM’e girebildim.

Suho: İlkokuldan itibaren şarkıcı olma hayallerim vardı ama bu hayallerim her zaman bana çok uzak gözükürdü. Ortaokuldayken büyüme atağı geçirerek oldukça uzadım ve tesadüfen sokakta birçok yerden teklif aldım. Özellikle Samsung-dong, Seoul Ticaret Merkezi'nde birçok insan keşfedilmişti. Benim evim oraya gerçekten yakındı, belki de sebebi budur. Sonraları SM’den bir teklif aldım ve aileme danıştım. Onlarda eğer SM gibi bir şirketse denemeye değer olacağını fakat başarısız olursam ayrılmak çizgisini çizebilmem gerektiğini söylediler. Şanslıyım ki şan benim yanımdaydı ve bu çıkış yapma fırsatını yakaladım.

   EXO-M ile ilişkileriniz nasıl? Bir takım olarak bir olduğunuzu hissediyor musunuz ve aranızda rekabet oluyor mu?

Sehun: Ayrı olarak promosyon yapıyor olsak bile hepimiz bir gezegeniz. Biz bir grubuz. Birlikte pratik yapıp birlikte yedik içtik. Eğer ortada bir rekabetten bahsediyorsak iyi niyetimizden kaynaklanan bir rekabet vardır. Aynı koreografiye çalıştığımızda birbirimizin videolarını izledik ve birbirimizin eksikliklerini inceledik. Azıcık bir rekabetin saklı olduğunu söyleyeceğim ama yok sadece iyi niyetler, hepsi iyi niyetlerle dolu.

   EXO’nun müzik tarzını nasıl sınıflandırmak istersiniz?

Suho: EXO adına biz kendi tarzımızı oluşturmak istiyoruz. İnsanlar bir şarkıyı duyduklarında “Bu çok EXO tarzı” ve “Bu şarkı dünya dışındanmış gibi hissettiriyor” gibi şeyler düşünmeli.

   Bu sektörde çalışan herhangi bir aile üyeniz var mı?

(Herkes birbirine bakarken Chanyeol konuşur) Dürüst olmak gerekirse, ablam bir haber spikeri…

(Herkes çok içindeyken Chanyeol söze giriyor) Haber spikeri olmak için hazırlanıyor!

   Chanyeol’ün ‘Hyundae Lisesi’nin ullzzangı’ olduğuna dair dedikodular var.

Chanyeol: Ullzzang değilim ama lisedeyken stajyerlik yaptığım için bunun gibi şeyleri çok duydum. Bir kıza dışarıya çıkma teklifi etmek gibi şeyler asla okulda okuduğum sıralar gerçekleşmedi. Okulda sadece sessiz ve sakin biri olmak istedim.

   Gelecekte gerçekleşmesini istediğiniz hayalleriniz neler, EXO’nun görünüşü nasıl olmalı?

Baekhyun: Tarihe iz bırakacak bir grup olmamızı diliyorum. Şuandan 200 yıl sonra Micheal Jackson ya da Beatles gibi tarih kitaplarında yazan bir grup. Kişisel olarak ise varyete olsun oyunculuk olsun çeşitli programlara katılmak istiyorum.

Chanyeol: K ve M olarak sonsuza kadar 12 üyenin birlikte promosyon yapmasını istiyorum. Beste yapmak, oyunculuk, bateri ve gitar çalmak gibi alanlarda daha iyi olmak istiyorum. İnsanların yaptığım müziği dinleyip beğenmelerini istiyorum.

Suho: Artist olarak EXO’nun hatırlanmasını ve herkes için eğlence kaynağı olarak görülmesini istiyorum.

Kai: EXO için en iyi şekilde görevimi yapacağım. Bütün danslardan bahsedilirken tanınan biri olmak istiyorum ve dünyanın bizim müziğimizi bilmesini istiyorum.

D.O: Grubumuzun dünyadaki herkes tarafından sevgi görmesini istiyorum. Gençliğimden bu yana şarkıcı olmak yanı sıra istediğim başka bir şey daha var, eğer imkânım olursa aşçı da olmak istiyorum.

Kai: D.O gerçekten yurtta yemeklerden tamamen sorumlu kişi.

D.O: Saç ya da moda tasarımcısı olmayı denemek istiyorum.

    Eğer öyle bir imkân olsaydı, D.O’nun saçınızı tasarlamasını ister miydiniz?

(Tüm üyeler) Saçlarımız konusunda ona güvenmeyi tercih etmiyoruz.

Kaynak: Heosang
Türkçe Çeviri: Kishu